G-4SVPJCLT0J ANADOLUHABER

Erdoğan çözümün yol haritasını 1991`de çizdi

Erdoğan çözümün yol haritasını 1991`de çizdi

Erdoğan çözümün yol haritasını 1991`de çizdi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ‘ölümü göze aldım' dediği çözüm sürecinin şifreleri, 1991'de RP İstanbul İl Başkanı iken hazırladığı raporda gizli.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın  Kürt sorunu bitmiştir. Kürt vatandaşlarımın sorunlarının çözümü içinse çalışmaya devam edeceğiz” sözleri büyük tartışmalara neden olurken, bu açıklamaların tarihsel arka planında kritik bir rapor yatıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 1991'de RP İstanbul İl Başkanlığı döneminde hazırlattığı Kürt Sorunu raporu 90 yıllık ‘red-inkar ve asimilasyon' politikalarının sona erdirilmesinin de yol haritası niteliğinde.

Zor zamanlarda yazılan rapor

Raporda imzası bulunan isimlerden AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner, Erdoğan'ın dile getirdiği sorunları korkudan kimse ağzına almazdı. İktidar olunca da onları tek tek çözdü” dedi. O yol haritasıyla eski Türkiye'nin Kürt Sorunu giderildi, Kürt vatandaşların sorunları için demokratikleşme adımları hızlandırıldı.

Çözümün yolu demokrasi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu sözlerinin temeli 1991 yılına dayanıyor. O dönem Refah Partisi İstanbul İl Başkanı olan Erdoğan, Kürt Sorunu ve Çözüm Önerileri” adlı raporda devletin etnik ayrımcılığı nedeniyle Kürt vatandaşların yaşadığı kültürel, sosyal ve ekonomik sorunları sıralamış; Kürtlerin Türkiye'den kopmak istemediği tespitinde bulunarak çözümün de demokratikleşmeyle geleceğini ilan etmişti.

Sorun statükocu yönetim

Erdoğan'ın danışmanı olarak o dönem raporu ana hatlarıyla oluşturan AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner, Erdoğan'ın Eski Türkiye'nin statükoculuğundan kaynaklı Kürt Sorununu en cesur şekilde tespit eden kişi olduğunu söyledi. O dönem  Kürt ifadesinin de cezayla sonuçlandığını hatırlatan Metiner, şöyle konuştu:

Cesur ifadeler ve çözüm yolları

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, 1991'de hazırlamış olduğu ve o tarihteki Genel Başkanı Erbakan'a sunduğu rapor, o güne kadar kimsenin cesaret edemeyeceği, telaffuz ederken bile bin defa etrafına baktığı ifadelerle doludur. Sorunun tarihsel boyutunu neden ve sonuçlarını ortaya koymuş; neden ve sonuçlarını ortaya koymuştur. 1991'de bu raporu hazırlayan kişinin iktidara gelince nasıl hayata geçirdiğini görmek lazım. O konuyu kararlılıkla çözen bir lider var. O tarihte raporda Kürt Sorunu denildi.”

Paradigmayı değiştirdi

Etnik kimliğin inkarıyla Eski Türkiye'nin yarattığı bir sorun var”?diyen Metiner şöyle devam etti:? İktidara geldiği tarihe kadar da Kürt Sorunu diyor, 2005'te de Diyarbakır'da da diyor. Çünkü Eski Türkiye'nin inkardan kaynaklı sorunudur. Etnik kimliğin inkarına dayalı devlet paradigmasına değiştiren bir lider var. AK Parti ile Türkiye'nin önündeki engeller kaldırılıp, Kürtler bu ülkenin demokratik eşit vatandaşı sayılmıştır. Bugün Erdoğan ‘Kürt sorunu yoktur' derken Eski Türkiye'ye ait sorunun çözüldüğünü ama buna rağmen Kürt vatandaşların sorununun tıpkı Türk vatandaşların sorunu gibi devam ettiğini dile getiriyor.”

Erdoğan tek tek not etti

Beştepe sofrasının konuklarından KADEM Başkanı Yrd. Doç. Dr. Emine Sare Aydın Yılmaz toplantıyı STAR'a değerlendirdi: Katılımcılar Cumhurbaşkanı'na ‘Sigaraya el attığınız gibi, kadına karşı şiddete de el atarsanız daha güçlü yol kat edeceğiz' dedi. İstanbul Sözleşmesi ve mevcut ailenin korunmasını yasası ve uygulamadaki aksaklıkları konuştuk. Sayın Cumhurbaşkanı ‘Uygulamadaki yanlışları kültüre ve dine dayandırmak art niyetli bir yaklaşımdır' dedi. Bu konuya bizzat sahip çıkacağını, izleme kurulu sözünün arkasında olduğunu ve bu konuda çalışmaların sürdüğünü söyledi. Toplantıda bakanlar sunumlarını yaptı, STK'lar sıkıntılarını anlattı. Sayın Cumhurbaşkanı tavsiyelerimizi tek tek not etti. Bu konuyla ilgili toplantıların tekrarlanacağını söyledi. Son derece verimli bir toplantı oldu. Bakan Ayşenur İslam ise çekirdek bir ekip oluşturduklarını belirtti ve katılımcılara birlikte çalışmayı teklif etti.

Bu benim meselem

SETA İstanbul Toplum ve Kültür Direktörü Medaim Yanık: 19 farklı katılımcı ve Cumhurbaşkanımız fikirlerini sahici bir tartışma atmosferinde dile getirdi. Cumhurbaşkanımız ‘Bu mesele benim meselem. Ben bir meseleye sahip çıkıyorum demişsem, sahiden arkasında dururum' dedi ve sigara kampanyasına nasıl sahip çıktıysa, bu konudaki çalışmaların da takipçisi olacağını dile getirdi. Bence masada bu psikoloji vardı. ‘Cumhurbaşkanımızı arkamıza aldık, Cumhurbaşkanı bu işe inanıyor' düşüncesi hakimdi. Bazı farklı düşünceler vardı ama meseleyle 20 yıldır uğraşan sivil toplum kuruluşları, kadın örgütleri, Cumhurbaşkanının kendilerine katılmasını pozitif karşıladılar. Bunu bundan sonra kadına yönelik şiddetle ilgili süreci derinden etkileyeceğini, yeni bir dönem başlayacağını düşündüler.

Erkekler de eğitilmeli

Şehir Üniversitesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Ceren Acartürk: Yemekte kadına yönelik şiddet konusunda yapılan çalışmalar ele alındı. Kadınların yanında erkeklere yönelik çalışmalar yapılması gerektiği de dile getirildi. Kolluk kuvvetleri ve adli makamlarda çalışanların şiddete dair bilgilendirilmesi gerektiği anlatıldı. Yapılacak işlerde uzmanlaşılması konusunda katılımcılar hemfikirdi.

YIL YIL HANGİ ADIMLAR ATILDI

AK Parti'nin iktidara geldiği 2002'den sonra Kürt Sorunu'nun çözülmesi konusunda önemli adımlar atıldı. Kürt Sorunu'nu besleyen askeri vesayetin de demokrasiyle çözülmesinin ardından hem Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hem de Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun döneminde Kürt Sorunu'nu ortadan kaldıran şu tarihi adımlar geldi:

- 2002: Olağan Üstü Hal uygulaması, OHAL Valiliği ve Asayiş Komutanlığı ‘de kaldırıldı. 

- 2005: Diyarbakır'da  konuşan Başbakan Erdoğan,  Kürt sorunu bu milletin bir parçasının değil, hepsinin sorudur. Benim de sorunumdur” dedi.

- 2007: Başbakan Erdoğan, DTP yöneticileriyle görüştü 2007.

- 2008: Kürtçe yayın yapan ilk devlet kanalı TRT Şeş (Kürdi) test yayınına başladı. 

-  2009: Hükümet Demokratik Açılım başlattı.

-  Cezaevlerinde Kürtçe konuşma yasağı kaldırıldı.

-  Demokratik Açılım nedeniyle 34 PKK'lı Habur sınır kapısından giriş yaptı.

-  Bingöl ve Mardin Üniversiteleri'nde Yaşayan Diller Enstitüsü kuruldu.

-  2011: Oslo'da MİT, PKK ile çözüm süreci kapsamında görüştü.

-  2012: Başbakan Erdoğan, bir TV programında Öcalan ile çözüm konusunda devlet yetkililerinin görüştüğünü açıkladı

-  HDP İmralı ve Kandil heyeti kuruldu, görüşmeler başladı.

-  5, 6, 7 ve 8'inci sınıflar, Kürtçe'nin Kırmançi ve Zazaca lehçelerini okuması kararı alındı. MEB tarafından müfredat hazırlandı.

-  2013: Harf kanunu nedeniyle 85 yıldır yasak olan ‘q, x, w'nun kullanımı serbest bırakıldı.

-  Öcalan'ın çözüm sürecine ilişkin mektubu Diyarbakı'da Nevruz alanında okundu.

-  Akil İnsanlar komisyonu oluşturuldu ve çalışmaya başladı.

-  TBMM'de çözüm süreci komisyonu oluşturuldu.

-  Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine Türkçe ile birlikte Kürtçe Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi” yazılı yeni bir tabela eklendi.

-  Şırnak Havalimanı açıldı, Kürt siyasetçi Şerafettin Elçi'nin adı verildi 2013

-  2014: Diyarbakır'da görülen KCK ana davasında tutuklu bulunan iki sanık daha tahliye edildi. Dava kapsamında tutuklu kalmadı 2014.

-  Çözüm sürecinin yasal alt yapısını oluşturan tasarılar TBMM'de yasalaştı.

-  2015: Öcalan, PKK'ya ‘Silah bırakmak için kongre topla' çağrısı yaptı 2015.

-  TRT 6'nın adı TRT Kürdi olarak değiştirildi.

-  Hükümet GAP Eylem Planı'nı açıkladı. Planda, tarımdan turizme, eğitimden sağlığa, Güneydoğu Anadolu bölgesinin kalkınması için 26.7 milyar değerinde toplam 115 proje alındı 2015.

STARGAZETE



  • Perşembe 0.1 ° / -10.1 ° false
  • Cuma 4.4 ° / -5.3 ° false
  • Cumartesi 5.7 ° / -3.2 ° false