Muhammed Cevdet Orhan ve Aziziye

Aziziye Belediye Başkanımız Muhammed Cevdet Orhan`dan sitayişle bahsetmiştim? İri kıyım cüssesinin aksine tam bir nezaket abidesi ince ses tonuyla güven veren bir yapıya sahip? Yerel seçimlerin hemen akabinde farkını fark ettirmeyi başaran Başkan Orhan`ın icraatlerini değerlendirmek için erken olduğunu düşünenleriniz olabilir? Zira seçimler üzerinden henüz 5 ay bile geçmemişken acımasızlık hatta önyargılarla dolu yazıyı kaleme almak istemem? Ama Perşembe`nin gelişinin Çarşamba`dan belli olur deyişindeki gibi? Başkan Orhan`ın sosyal yönü güçlü bir yönetici olduğunu belirtmek isterim? Henüz görevine başladığı ilk günlerde tüm blokların önünü çöp konteynırları ile doldurması ada alkışı hak ettirecek en önemli icraatı diye düşünüyorum? Çöpten önemli icraat mı olur? Diyeceksiniz şüphesiz? Fakat bilinmesi gereken bir husus var ki yerel yönetimlerde en zorlu çalışmalardır çevre temizliği? Ne İsa`ya ne Musa`ya yaranırsınız birçok işlerde? Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen`in bu anlamda önemli bir tespiti var? "Ben milletvekilli de yaptım. Belediye başkanlığı da. Fakat başkanlık müessesesi çok önemlidir. Anlık çözümler üretmezseniz sorunların altında kalırsınız. Milletvekilliği kadar az emek sarf edilecek bir iş değildir" Tecrübeli siyasetçi aslında bu dört cümle ile şehrül eminliğin ne kadar büyük yük olduğunu dile getirmekle kalmayıp sorunların çözümünün kulak ardı edilemeyeceğinin de önemine vurgu yapmış? Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan`ın özellikle Dadaşkent ve Ilıca`da düzenlediği iftar yemeklerinde yakinen gördüğüm manzarayı da aktarmak istiyorum? Halkın yıllardan beri özlemini duyduğu birlik beraberliği ortaya çıkaran bu iftarlarda aslında yarın büyük icraatlere imza atacağına delalettir kanaatindeyim? Bilhassa Toplu Konut İdaresi tarafından yaptırılması öngörülen kentsel dönüşüm çalışmalarında gözlemlediğim ilçenin kaderini değiştirecek projelerinin görev süresine yetişmesi halinde biliyorum ki Aziziye gerçek anlamıyla değişimini tamamlayacaktır? Bunlar bir tarafa Başkan Orhan`ın yönetim kademesinde yaptığı değişikliklere yapılan eleştirileri doğru bulmuyorum? Zira belediyecilikte ekiplerin varlık göstermesi ile ancak hizmetlerin adından söz edilebilir? Klasik belediyecilik mantığı ile sabahın 8`i ile akşamın 5`i arasında ki boşça geçirilmiş mesailerin halkı katkısı tartışılır? Başkan Orhan`ın tüm bunlar dışında gelen ağam giden paşam tarzında çevresinde bulunması muhtemel insanlara tahammül göstermemesi hizmetlerin devamlılığı açısından isabetli olacaktır? Çiçeği burnunda başkanımız Muhammed Cevdet Orhan`ın bilhassa ilçenin sosyal aktivitelerin artırılması yönünde kafasını yorması, akşam saatlerinde hayalet şehir görünümünde olan Dadaşkent ve Ilıca`nın popülerliği açısından önem arz ediyor?