Erzurum Baro Başkanı Avukat Mehmet Güzel, 2011 yılı Adli Tatil döneminin 31 Temmuz tarihi itibariyle başlayacağını bildirdi. 2006 yılına kadar 45 gün olan Adli Tatil süresinin, yapılan bir değişiklikle 35 güne indirildiğini hatırlatan Baro Başkanı Güzel, ?Bu nedenle 31 Temmuz?da başlayacak olan Adli Tatil, 5 Eylül?de sona erecek.? dedi.
Erzurum Baro Başkanı Mehmet Güzel, Adli Tatil?in, adliye personelinin, hakim, savcı ve avukatların ruhen ve bedenen dinlenerek, bir sonraki adli yılda daha verimli biçimde çalışmalarını temin etmeyi amaçlayan bir müessese olduğunu söyledi.Baro Başkanı Güzel, ?Dışarıdan bakıldığında, sanki de tatil döneminde adliyelerde hiçbir dava görülmüyormuş gibi bir durum ortaya çıkıyor. Halbuki böyle değildir. Adli Tatil döneminde kadastro ve iş mahkemeleri yine çalışmaktadır.? diye konuştu.
Baro Başkanı Güzel, ?Hakimlerimiz, savcılarımız ve diğer tüm adli personelimiz, bir yıl boyunca ağır iş koşulları, stres ve yorgunlukla karşı karşıya kalıyorlar. 35 güne indirilen, dava ve duruşmalardan azade sayılmayan adli personel, maalesef 35 günlük süre zarfında dinlenemediği gibi, yeni stres ve moralsizlik yükleniyor. Bu nedenle adli tatilin süresi tekrar 45 güne çıkarılmalı ve tutuklu duruşmalarının haricinde tek bir dava dahi görülmemelidir. Adalet sisteminin verimli ve sağlıklı çalıştırılabilmesi açısından, bu iki talep çok büyük önem taşımaktadır.? diye konuştu.
BARO BAŞKANI MEHMET GÜZEL, MECLİS?TE YAŞANAN YEMİN KRİZİNİ DEĞERLENDİRDİ
Öte yandan Erzurum Baro Başkanı Mehmet Güzel, CHP ve BDP milletvekillerinin neden olduğu yemin kriziyle ilgili olarak bir değerlendirmede de bulundu. Durumun böyle olacağının, seçimlerden önce belli olduğunu vurgulayan Baro Başkanı Güzel, yemin etmeyen milletvekillerinin tutumlarını; ?pireye kızıp yorgan yakmak? olarak nitelendirdi. Başkan Güzel, TBMM?de üst üste 5 oturum katılım sağlanmaması halinde, BDP ve CHP?lilerin vekilliklerinin düşeceğini vurgulayarak, olayın bu noktaya getirilmesinden, çeşitli davalardan yargılanmaları devam eden kişileri aday gösterenlerin sorumlu olduğunun altını çizdi. Güzel, Hatip Dicleli örneğini vererek, ?Hatip Dicleli, hüküm giymiş ve hakkında mahkeme kararı verilmiş olan bir isim. Bu ismin milletvekili adayı olarak gösterilmesi, mensubu olduğu partinin kendi hatasıdır. Böyle bir hata yapıp, ardından meclisi boykot etmekse, hem hukuk, hem etik, hem de demokrasi açısından şık düşmemiştir.? şeklinde konuştu.