Seçim Kurdu Yazdı: Sayın değerli Erzurum AK Parti aday adayları; Aday Adayı olmakla büyük bir medeni cesaret gösterdiğiniz için sizi kutluyorum. Herkesin herkesi havaya uçurduğu zamanlarda yaşıyoruz. Aday adayı olmak nasıl normal vakıa ise, aday gösterilmemekte en az onun kadar doğal olarak kabul edilmeli.
Aday adaylarını bekleyen bazı tehlikelere dikkatiniz çekmek istiyorum.
1-İlk madde olarak; sonuç ne olursa olsun dava adamı kimliğini az bir kızgınlık karşılığında satmamaktır. Aday gösterilmediğinde rotayı başka partilerin limanlarına çevirmemektir. Zaten seçim dönemlerinde hatta diğer zamanlarda elektrik çarpan sazanlar gibi havuz değiştirenleri kimse değerli görmez. Önemli olan bir şahsın kendinin mevki ve makam sahibi olması değil, memleket mücadelesinde inandığı yol ve yöntemin iktidara gelmesidir.
2- Diğer aday adaylarının ayağını kaydırabilmek için kişilik haklarına, şahsı manevisine tecavüz sayılabilecek davranışlara asla girmemek gerekmektedir. Bilindiği gibi "sen dost kazan düşmanı anan bile doğurur" diye meşhur Sivas sözü vardır. Siyasetin hasmı siyasetin içindedir. Aday adaylığı mücadelesini Diriliş dizisindeki Kurtoğlu`nun tarzına dönüştürmemek lazımdır. Siyasi mücadele yaparken ahlakı, toprağın altını, sağ ve sol omuzda kamera kaydı yapan Allahın meleklerini unutmamak gerekir.
3- Adaya adaylığı bir ölüm kalım mücadelesi değildir. Nihayetinde yola çıkarken `ya nasip, ya kısmet` diyerek çıkmak lazım. Allah nasip ederse olur, o istemezse zaten olmaz diye canı gönülden inanmak gerekir. Seçilecek sırada olup da seçim çalışmalarında kaza ile hayatını kaybeden dostlarımızın öykülerine tanık olduk. Olaya birde bu pencereden bakarsak rahatlarız. Rahatladığımız için rahat davranırız, rahat davrandığımız için sevimli çehremiz olur. Sevimli çehre ile kazanma ihtimalimiz artar.
4- Başkalarının üstüne basarak yükselmek yerine Yedi güzel adamdaki Yemenici ustanın yaptığı gibi başkalarının yükselmesi için basamak olmanın da büyük bir erdem olduğunu kabul etmek gerek. Erdem değerlerinden kaynaklanan aydınlık boşa gitmez. Toplum bunu hisseder ve bağrına basar. Toplumun bağrına bastıklarının yolu açık olur.
5- Genel merkez politikalarına samimi olarak sahip çıkmak. Büyük usta barış sürecini başlarken baldıran zehri içmekten bahsetmişti. Yunus`un dergaha taşıdığı dallar gibi düz olmak gerek. Yay gibi eğrilip elde tutulmak yerine, ok gibi doğru olup ırağa atılmayı göze almak gerek. Türklere bir türlü, Kürtlere başka türlü, ulusalcılara bir türlü, evrenselcilere başka türlü konuşmamak gerek. Tek başına bile kalınsa doğruyu sağına ve soluna bakmadan söyleyecek cesarete sahip olmak gerekir. Milletin geleceği olan barış sürecine her koşul da sonuna kadar sahip çıkmak gerekir. Ilıman Ak partili diyecekler ve başımı okşayacaklar diye asla şirin ve şirine olmamak gerekir.
6- Öne geçmek için kırmızı çizgileri çiğnememek gerekir. Malum siyasette kavim milliyetçiliği, kasaba milliyetçiliği, boy ve soy milliyetçiliği gırla gitmektedir. Dar alanda kısa paslaşmaya nefesi yetenlerin tam sahada top oynamalarını beklememek gerekir. Bunun farkındayım. Dünyanın küçük köy olduğu günümüzde falan kasabadansın, filan şehirdensin şeklindeki kategorize etmeler insani ve de İslami değildir. Bunu da unutmamak gerekir. Irkçılığa batmanın vebalini hiç bir makam karşılayamaz. Dürüst olmak zordur ama huzurun kaynağıdır. Cep telefonu Amerika`dan, arabası Almanya`dan, televizyonu Kore`den, kliması Japonya`dan imal edilip gelen insanların yüz, iki yüz kilometrelik yerlerden kundakta bebe olarak gelenleri yaban damgası ile damgalamalarını siyasi ahlaksızlığın dışında tanımlayan varsa beri gelsin. Görüşelim.
7- Kendilerinin tanıtımında banal tanımlamalardan kaçınmaya özen göstermek gerekir. Örnek; içinizden biri, has evladınız, soyadı gibi çalışkan, Yörük beyi, falan aşiretin koçu, oba gülü, filan ilçenin adamı gibi. Sayın aday adaylarımız alınmasın ve haksız rekabet olmasın diye canlı örnekler vermemeye özen gösterdim. Yoksa çok komik örnekler var. Onları da yemedim, farkındayım. Klasik öykünmeci fotoğraflar çok kullanıldı. Tayyip beye yakışan pozu illa taklit edeceğim diye komik olmayalım. Kendinize özgün olanı yakalayın. Kolay gelsin.
8-Sayın aday adayları bu döneme mahsusu olduğundan daha yeşil tonlara bürünmesinler. Kenar mahalle şeyhlerinin ellerinden, ayaklarından medet ummasınlar. Burada kinaye çok derindir. Buna bilhassa dikkatinizi çekmek isterim. Türbelere çaput bağlamakla bu davranış eş değerdir. Mevlana`nın "Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol" sözünden sapmamak gerekir. Abartılı cuma mesajları, kandil mesajları sevimli gelmemektedir biline.
9- "Adam olanlar başkasının adamı olmazlar" sözünü zinhar unutmayın. Bu söz hayat felsefeniz olsun. Arkasında şu var, bu var diye anılmayın. Aslında herkesin arkasında olan arkasıdır. Bu kadar basittir. Onun bunun adamı olmak yerine milletine hizmet eden adam olmayı tercih edersek iki cihanda aziz oluruz. Yoksa ömür çanta taşımakla, takla atmakla, evet efendimle geçer gider. Sonra adamı olduğunuzu sandığınız adamlar tarafından kullanılır ve çöpe atılırsınız. Çöpü karıştıran çocuklar alıp siz hurdacıya satar.
10- Tevazu sahibi olun. Bunu yürekten gelerek yapın. Bunu seçimden seçime değil, ömürlük yapın. İnsanları aday olup size şunu bunu yapacağım diye aldatmayın. Etrafınız yalaka kuru kalabalıklar tarafından sarılmasın. `Bizi aldatan bizden değildir` hadisini asla unutmayın. Aşağılık Komplekslerini tatmin için değil, hizmet için vekil olmayı isteyin.
Sevgili aday adayları;
Bilindiği gibi aday adaylığı için müracaat edenlerin sayısı, adaylık için gerekli olan sayının en az on katı olmaktadır. Bu da on kişiden sadece biri listede olacak demektir. Dokuz kişi olmayacak demektir. Listede olanların da bir kısmı seçilecek yerde, bir kısmı seçilemeyecek yerde olacaktır. İnsanın değerini tartan bir terazi daha icat edilmedi. Bu yüzden olmak kadar olmamayı da olur görmek gerekir. Maksat kişisel ikbal değil memleketin geleceği, kurtuluşu olmalı.
Sonuç olarak; önemli olan Ak partinin başarılı olması, memleket hizmetine devam etmesi. Kişisel hesaplar çokta önemli değil. Aday gösterilenler sağlam, dürüst, donanımlı olsunlar yeter. Gerisi meşhur deyimle teferruat. Teferruata takılmayın lütfen.
