Başarı isteniyorsa, herkese görev düşüyor.
Artık liglerde son haftalara girildi. Heyecan her geçen gün artıyor. Şampiyonluk mücadelesi veren takımlar hata yapmak istemiyor. İşte bu takımlardan biri de Büyükşehir Belediye Erzurumspor. Taraftarı, tesisleri ve büyük adı ile Erzurumspor, üçüncü lige yakışmıyor. Erzurumspor´un ya PTT 1. Lig yada süper ligde olması gerekiyor. Son dönemlerde yapılan hatalar nedeniyle bir türlü şampiyonluk sevinci yaşayamadık. Geçmişi konuşmanın veya tartışmanın bir yarar getirmeyeceğini belirterek gelecekle alakalı neler yapılması gerektiği yönünde hareket etmek gerektiğini belirtmek isterim.
Hafta sonu İstanbul´da Başkan Ali Demirhan ve bazı yöneticiler ile Erzurum´daki gazeteciler bir araya geldi. Geniş kapsamlı bir toplantı yaptık. Yani herkesin eteğindeki taşları dökmesi gerektiği bir toplantıydı. Yaklaşık dört saat süren toplantıda, Erzurumspor için seferberlik ilan edilmesi kararı çıktı. Evet doğru bir karar alındı. Bu saat den sonra kulüp için herkesin ama herkesin el birliği yapması gerekiyor. O onu yapmış bu bunu yapmış´ tan çok herkese tek vücut nasıl olunur göstermemiz lazım. Emin olun şuan lider olan kızılcabölükspor bile ben nasıl lider oldum´ un cevabını arıyordur. Hatalar oluyor ister istemez ama biz birbirimizi yerken, kasaba hatta köy takımları bu liglerde lider olabiliyor. Başkan Ali Demirhan ve yönetimi, şampiyonluk için o kadar inanmışlar ki, kulüple yatıp kulüple kalkıyorlar. Başkan inanmış. Peki ya Erzurum´lular! Başarı için fedakarlıklar gerek. Destek gerek. El birliği gerek. Ancak Erzurum´da sadece bol bol konuşma olup icraat olmadığı için başarı bir türlü gelmiyor. Her şeyi devlet´den bekleme zihniyetini artık bir kenara bırakalım. Önce şehrin valisi başta olmak üzere, diğer protokol ve sivil toplum örgütlerinin harekete geçmesi şart. Bunları söylüyoruz söylemesine ama maalesef ne şehrin valisi nede sivil toplum kuruluşları yönetime ve takıma hiçbir destek´te bulunmuyor. Diğer illerin valilerine bir bakın sporla ne kadar iç içe. Ne kadar destekler veriyor. Ne kadar ilgileniyor. Ama bizim ya suyumuzda yada ekmeğimizde bir şey var?. Sivil toplum kuruluşları ayrı bir handikap. Bırakın kulüp´e destek vermeyi maça gelme zahmetinde bile bulunmuyorlar. Yönetimde bir isim çok doğru bir tespit söyledi. ?babadan oğula dededen toruna sivil toplum kuruluşlarında başkanlık yapanlar Erzurum için ne yapıyor!. Neden bunlar sadece koltuk sevdası yaşıyor. Neden kimse bunlara ses çıkarmıyor?diye ifadelerde bulundu. Valla çok ama çok doğru bir tespit. Lafa gelince en öndeler ama icraata geldiklerinde sus pus oluyorlar? kulübün başarısını isteyenler mutlaka destek vermesi lazım. Bakım yönetim kısa mesaj hattı açtırdı. Ve beklediki taraftarından sivil toplum kuruluşa, bürokrat´dan gazetecisine herkes destek versin. Ancak yaptığım araştırmada sadece yöneticilerin ve bine yakın fedakar taraftarın mesaj attığını öğrendim. Kimse sakın farklı noktala çekmesin. Başarının temeli destektir. Boş boş konuşmayla veya göstermelik maçlara gidip bedavadan maç izlemekle (bunu protokol için söylüyorum) olmuyor bu işler.
