Başbakan Davutoğlu, İç Güvenlik Paketi`ne ilişkin, "Bu yasayı engellemek isteyenler şiddet ortamından sorumludurlar. Bunlar molotofçu koalisyon" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Sivas Valiliğini ziyaretinde gazetecilere yaptığı açıklamada, rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu`nun annesi Fidan Yazıcıoğlu`nun vefatı dolayısıyla Sivas`a gelerek cenaze törenine katıldığını belirtti.
"Cesur ve onurlu insan Muhsin Yazıcıoğlu`nu siyasi hayata bırakan rahmetli Fidan Hanım`ı, Dışişleri Bakanlığı dönemimde Sivas`ta evinde ziyaret ederek elini öpme şerefini bulmuştum" diyen Davutoğlu, "Gerçek bir Anadolu kadınıydı. Tutumuyla, vakar ve misafirperverliğiyle unutamadığım bir hatıra yaşamıştım. Bir kez daha kendisine Allah`tan rahmet diliyorum. Muhsin Yazıcıoğlu dostuma da Allah`tan rahmet diliyorum. Allah cennette kavuştursun. Tüm Sivaslı hemşehrilerimize de taziyelerimi iletiyorum" diye konuştu.
Davutoğlu, gazetecilerin İç Güvenlik Paketi`ne ilişkin sorusu üzerine, son 3 gün içinde Meclis`te hiç ummadıkları manzaralarla karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
İç Güvenlik Paketi`nin 6-7 Ekim olayları sonrasında, çok detaylı çalışmalarla hazırlanmış, o zamandan beri gündemde olan bir yasa olduğunu ifade eden Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Bugünlerde meclise sevk edilmiş olmakla birlikte aylardır daha kasım ayında benim detaylarını grup toplantısında kamuoyumuzla paylaştığımız bir yasadır. Bu süre içinde bu yasaya hiçbir katkıda bulunmayan, eleştirilerini hiçbir objektif temele dayandırmayan, defaatlerce çağrı yapmış olmamıza rağmen alternatif hiçbir görüş getirmeyen muhalefet partileri, bir anda ortak bir çabayla şiddet ve gerçekten meclisimizin vakarına yakışmayan bir davranışı meclisimize taşıyorlar. İki hafta önce bu yasa tasarısının tekrar gündeme gelmesini geçen hafta uzattık. Hep (acaba sağduyulu bir şekilde muhalefet partileri bir karar beyan ederler mi?) diye. Kanaat beyan etmek yerine demek ki bu arada perde arkasında bazı görüşmeler yaptılar bazı konularda mutabık kaldılar ki bir anda birbirleriyle anlaşması mümkün olmayan partiler bir çizgide buluştular. HDP bunun öncülüğünü yapıyor, CHP fiilen kürsü işgallerine yöneliyor MHP de bunlara destek veriyor. Bu tablo ibret verici bir tablodur. Her şeyden önce siyaseten bunu vurgulamak lazım."
Meclis görüşmelerinde engelleme olabileceğini ancak bunun da bir usulü, adabı olduğunu dile getiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Engellemek, kürsüde konuşan kişiye müdahale etmek, onun üzerine yürümek suretiyle ya da toplantıyı idare eden, oturumu idare eden grup başkanvekiline yönelik bir takım müdahalelerde bulunarak olmaz. Yine meclis iç tüzük içinde, zaten grup önergeleri her gün, gündemde bir anlam taşımayan grup önergeleriyle sürekli bir engelleme faaliyeti içinde bulunuyorlar."
"Kavga çıkardılar"
Davutoğlu, muhalefetin yasanın görüşülmeye geçme aşamasında şiddet ve kavga çıkardığını, sonra da AK Parti`yi suçladığını söyledi.
Herkesi mantıklı düşünmeye davet eden Davutoğlu, "Bu yasanın geçmesini isteyen kim? AK Parti. Bu yasanın en kısa sürede geçmesini temin edip daha sonra bekleyen diğer yasaları gündeme getirmek isteyen kim? AK Parti. AK Parti niçin mecliste şiddet ya da tansiyonu yükseltsin, şiddet uygulasın da bu yasaların geçmesine engel olacak bir ortamın doğmasına sebebiyet versin. Bu yasayı engellemek isteyenler bu şiddet ortamından sorumludurlar. Bu yasayı engellemek için meclisi dahi şiddet ortamına dönüştürenler halka hesabını veremezler. Onlara destek veren MHP de veremez. Hepsi birden molotofkokteylini savunuyorlar. Bunlar molotofçu koalisyon. Molotof koalisyonu..." şeklinde konuştu.
Muhalefetin karşısında millet iradesini temsil eden AK Parti grubunun bulunduğunu belirten Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Bu grup daha önce çok sınavlardan geçti. Birçok şiddet ve engelleme yöntemleriyle karşılaştı. 2010 referandumuna giden süreçte neler yaşadığımızı herkes biliyor ama hiçbir zaman attığı adımdan meclis adabına saygılı olmanın yanında, yasaların geçmesi konusundaki kararlı tutumdan vazgeçmeyeceğiz. Gerekirse sabaha kadar oturumlar sürer ama bir daha bu ülkede molotofkokteyliyle yanmış genç kızlarımızı görmek istemiyoruz. Bir daha bu ülkede yüzlerine maske takmış, sokağa çıkıp maskeyle, demir bilyelerle ortalığı kasıp kavuran vandallara izin vermeyeceğiz. Şimdi MHP`li seçmene buradan seslenmek istiyorum; HDP`nin bu provokasyonuna destek veren partileri hakkında ne düşünüyorlar? CHP`li kamu düzenine saygılı vatandaşlarıma seslenmek istiyorum; Dünkü olayda merdivenden düşerek yaralanan CHP`li bir başka CHP`liyi tutmak isterken merdivenden düştü. Ortada hiçbir AK Partili yok. Kendi arkadaşını tutarken merdivenden düştü. Böyle bu tür tiyatral anlamda bir tutumla yüce meclisin itibarını zedelemeye yönelik faaliyetler meclis adabına da mecliste yapılan yeminin ruhuna da aykırı. HDP`lilere de buradan seslenmek istiyorum; 6-7 Ekim olaylarında şehirlerde uyguladıkları teörörü şimdi meclise taşımak istiyorlar. Diğerleri de HDP`nin arkasına takılıp Diyarbakır`da, Siirt`te, Batman`da, Şırnak`ta 6-7 Ekim olaylarında nasıl şiddet uygulanmışsa aynı şiddeti meclise taşımak istiyorlar. Burası Türkiye Büyük Millet Meclisi`dir. Burada herkes görüşlerini medeni şekilde dile getirir."
"Öyle veya böyle geçecek"
Başbakan Davutoğlu, mecliste önerge geçmesi sırasında AK Partili vekillerin müdahalede bulunmadığını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"O grup önergeleri, doğası içinde gayet sakin biçimde geçiyor. Ne zaman yasaya geçilecekse o anda üçü anlaşmış şekilde harekete geçiyorlar. Dolayısıyla bu tablo milletimizin önünde cereyan ediyor. Milletimiz bunu görüyor. AK Parti grubu olarak grup başkanvekillerimle sürekli temas halindeyim, arkadaşlarıma da gerekli talimatları verdim. Vakar içinde mecliste bulunacaklar, tahriklere kapılmayacaklar. Ülkenin huzuru, özgürlüklerin korunması ve uyuşturucuyla mücadele konusunda adım atılmasını öngören bu yasa, öyle veya böyle bu meclisten inşallah geçecek."
VAHDET