Fransa ?liyakat? esaslı bir yapılanmayı hayata geçirilirken, sözde manevi duyarlılığı ile bilinen pek çok kişi Erzurum´da ahlak ve liyakat ilkesinin kıyısına bile yaklaşılamıyor. İşi ehline verme yerine, ?oğluna, kardeşine, kızına, amcaoğluna, yakın arkadaşına, yeğenine? verme yolunu gözeten devşirme pek çok asalak, devletin ve milletin altını oyarak kalitesizliği meşrulaştırmaları ibret ve endişe ile izleniyor.
Milli ve manevi duyarlılık ve ilkenin emrettiği ?emaneti ehline verme? kıstası Erzurum´da yerlerde sürünüyor. Şehrin dört bir yanında, ?el etek öperek? gelinmiş makamlarda utanmadan oturan pek çok asalağın, vatan ve millet sevgisinin olup olmadığı merak ediliyor.
Küçücük bir makama gelebilmek için çalmadık kapı bırakmayan, hatta onur ve haysiyet gerektiren dik duruş ve doğruları söyleyebilme erdeminden yoksun nice bukelamunun, hadleri ve hakları olmadığı halde ?hak ve adaletten bahsetmeleri? ise komik bulunuyor.
İşe göre adam yerine, adama göre iş icad edilen şehirde, torpil adam kayırma, eş dost akraba, vakıf, dernek gözetme ile bir yerlere gelenlerin aynaya bakıp bakmadıkları merak ediliyor.
Söze gelince dürüstlükten bahseden nicesinin, kapı kapı dolaşıp el etek öpmelerini gizleme gereği bile hissetmeyip bu tutumlarının ülkenin altını oyduğunun farkında olup olmadıkları ise bilinmiyor.
Mehmet AKİF´in bir Avrupa ziyareti akabinde söylediği ?İşleri dinimiz gibi, dinleri işlerimiz gibi? sözü ise hatırlanmayı yeniden bekliyor?