HEMŞEHRİLERİME

Erzurum´da herhangi bir basın mensubu arkadaşımız. Olumsuz bir haberi gazetesine ya da ulusal basına yansıtsa. Birçok insanımız. Tepki gösteriyor ".Erzurum´u rezil etmeyin. Bu haberi yapmayın diyor." Haberin içeriği ne olursa olsun. Bu tepkiyi binlerce kez gördük. Hatta örnek vereyim. Çığ haberini yaptılar diye birçok gazeteci arkadaşım tepkiye maruz kaldı. Ya da bir tecavüz. Haklılığı haksızlığı tartışılır. Mevzum başka. Burada haberler mevzusunda genel görüş. Bir Erzurumluluk refleksiyle. Memleketini korumak. Topluma kötü yansımasını engellemek.

Çok asil bir duruş.
Şimdi gelelim asıl mevzuya. Kusur ve hatayı kapatmak erdemdir. Kusur olsa bile görmemek ise yüce bir yürektir.
Peki biz birbirilerimizin kusurlarını ne yapıyoruz. Sosyal medyada vur Allah vur. Artık sosyal medya dolayısıyla hepiniz bir şekilde gazetecisiniz. Eeeeeee bu ne lahana bu ne perhiz.

Hatta yakında şöyle bir diyalog çıkabilir. "Koş sevim koş yine Erzurumlular birbirine girmiş."

Bunun sebebi maalesef hoş görüden uzak olmamız ve birbirimizi seviyormuş gibi gözüksek de saçma kıskançlıklardan dolayı sevmememiz. Sevemememiz.
Daha da açık yazarsam. Eğer birine sosyal medyadan vuracaksanız. " Herkesin bir kaç tane tetikçisi var " onlara yazdırıp, altını yorumlarla besliyoruz.

Hem de çok kıymetli abilerimiz. Hepsi birbirinden ayrı, kıymeti ve meziyeti olan. Gerçek Erzurum sevdalıları. Bu konuda hiç birinden şüpem yok. İşlerinden eşlerinden çocuklarından feragat edip. Bir çok STK da gece gündüz karşılıksız. Üstüne de para vererek yaptıkları görev gerçekten çok kutsal. Küçük bir köy derneğinden tutunda, Büyük vakıflara ve Federasyon başkanları dahil.
İnanın bana çok büyük bir fedakârlık yapıyor. Şimdi bazıları işgüzarlar diyebilir "eyde gardaş niye yaparlar. Karşılığı ne ? Karşılığı çok büyük bir manevi haz.
Karşılığı Gerçek memleket sevgisi, karşılığı itibar.

Evet, memleketimizi çok seviyoruz. Ama maalesef birbirimizi sevmiyoruz. O köyden o kasabadan kalan saçma bir kıskançlık yüzünden birbirimizi sevmiyoruz. Evet, Erzurum´u seviyoruz. Ama birbirimizi sevmiyoruz. Evet, toprağımı seviyoruz. Ama o toprağın meyvelerini sevmiyoruz. Evet, karı seviyoruz. Ama soğuğu sevmiyoruz dostlar..
Şimdi sakın yanlış anlamasın değerli stk başkanlarım. Şimdi sizler bizler iş adamlarımızı bu sosyal medyada binlerce genç hatta çocuklar takip ediyor. Eminim ki bu çocuklar sabah ilk kalktıklarında babam ne yazmış diye bakıyorlar. Belki birisinin babasına haksız eleştirisine kızıyor. "Şunlara bak babam gece gündüz onlar için çabalıyor. Ama ona nasılda haksız eleştiriler yapıyorlar. Bunlar nasıl insan diye düşünmez mi? Erzurum´dan Erzurumludan

Soğumaz mı ? İçinde Erzurum Erzurumlu sevdası kalmayan gençler bu vakıf ve dernekleri yürütür mü ? Çünkü sen herkesin görebileceği şekilde onun kahramanına saldırıyorsun Erzurum için fedakârlık ederek onları ihmal eden babasına saldırıyorsun. Ve çok seviyesiz ve çok acımasız.

Adam on tane doğru iş yapıyor. Tebrik etmeye gönlün elvermiyor. Ama bitene yanlış yada hata yapsa kıyamet kopuyor. Beyler sınavlarda bile üç yanlış bir doğruyu götürüyor. Bir yanlış on doğruyu götürmez.
Her başkanda her şeyde başarılı olamıyor olamaz. Çünkü biri sosyal biri esprili iletişimi güzel. Elbette o daha şaşalı gece yapabilir. Ama bir başkasında entelektüel oda eğitim alanında güzel işler yapıyor. Biri siyasette iyi siyasilerle arası iyi hemşerilerinin sorununu çözüyor. biri ölümüz olunca hemen her şeyi hallediyor.
Yani herkesin meziyeti ayrı. İşin ilginci bu insanları eleştirilerle yıpratıyoruz. Adam gidiyor bakıyorsun bir kaç ay sonra kapısına kilit vurulmuş. Yada seçimi kaybeden kazanana düşman oluyor. Derneğin çalışmaması için elinden geleni yapıyor. Ben eski başkanı tarafından derneğe gönderilen haciz memuru gördüm. Gidin onunda kendince haklı sebebi vardır. Ama asıl sebep çok iyi biliyorum ki sevgisizlik. Ve kıskançlık
O insanların hepsi ama istisnasız. Hataları olabilir. Ama yürekliler, memleketini seviyorlar. Her dernek ya da stk o kadar paralı değil. Bir kaç kişinin sırtında. Bir kaç esnafın çabasıyla ayakta. Kiranızı ödeyemiyoruz. Adamın biri size fırça atıyor. Neden Erzurum Derneği için yutuyorsunuz. O artık şerefiniz olmuş.
O artık parçanız olmuş. Geceden sonra mahcupça yanıma kulise gelip. Utana sıkıla ezilerek. Belki benden binlerce kez kariyerli, eğitimli, toplumda sevilen sayılan adam. " Murat bey kusura bakma. Biraz eksiğim var. şunu kabul " Derken niye o dağ gibi adam benim karşımda eğilip bükülsün. Kendi işiniz, yada eşiniz , yada çocuğunuz, yada dostunuz akrabanız için bile eğilip bükülüp hiç bir kimseden rıcada bulunmamış Koca adam niye bana mahçuplanıyor. Çünkü vaadedilen bazı maddi durumlar olmadı. Oda sözünü yedi. Kendi özelinde hiç kimseye eğilip bükülmemiş adam adam gibi adamı mahçuplandırıp o hale getiren memleket sevgisidir. İşte. Nene Hatunun ruhudur bu. Kongrenin ruhudur. Aziziye
ruhunun başka bir tecellisidir bu. Vatan sevdasıdır bu:
Şimdi hepimiz İstanbul da ayrı köşelerde, ayrı işler, ayrı arkadaşlar ve komşularla yaşıyoruz. Peki niye bu kadar iç içeyiz. Çünkü bir birimizi özlüyoruz. Evet özlüyoruz. Bir hemşerinle oturup eski günleri konuşmak terapi gibi geliyor. Evet özlüyoruz. Ama sevmiyoruz malesef.
Hiç kimse itiraz etmesin. Stk lar birbirini sevmiyor. Hatta stk içinde bile özel dostluklar hariç hiç kimse kimseyi sevmiyor.
Ve bu sevgisizlikte gençlerimiz, eşlerimiz
, çocuklarımız tarafından bütün çıplaklığıyla gözüküyor. Eminim birçoğunuz eşi şu kelimeyi söylemiştir. " Yeter kendini helak ettin. Uzak dur şu işlerden " Haklı kocası hafta sonu alıp bir sahile götürmüyor. Dernekte toplantı var. Bir pazar Ailece bir kahvaltı yapamıyorlar. Her hafta bir yerde kahvaltı var. Ne düşünecek o yazıyı gören eş. Ne diyecek biliyor musunuz? Yazıklar olsun diyecek.
Lütfen şu saçma iç çekişmelerimizi artık sosyal medyaya yansıtmayalım. Hepinizde hepinizin telefonu var. Hepiniz yüz yüze konuşabilecek medeni eğitimli adamlarsınız.
Siz ne kadar faaliyet yapsanız da. Ne kadar büyük işler başarsanız. Birçoğun kafasına kalacak tek şey babasına yapılan eleştiri ya da hakaret.

Biliyorum ki bütün hemşerilerimiz, doğudan batıya, kuzeyden güneye Erzurum´u çok ama çok seviyor. Ama artık lütfen birbirimizi sevelim. Ne olur birbirimizi sevmeksek. Korumaz kollamazsak. Erzurum´a hiç bir faydamız olamaz. Hani hep konuştuğumuz bir laf. İşte bizden bir şey olmaz. Bizden şu olmaz bu olmaz. Sebebi inanın sevgisizlik. Hemde bu memlekette ortalama sevginin çok üstünde sevilmiş bir adam söylüyor bunu.

Lütfen birbirimizin kusurlarını yada hatalarını ifşa etmeyelim. Salkıyalım, eksik varsa tamamlayalım. Yada görmeyelim.
Eğer amacımız hayatta hep kusur aramaksa hepimiz insanız. Hepimiz kusurluyuz. Ama güzel bakan güzel görür.
Ve bu yalan dünyadan giderken. O musalla taşında karşınızda ve tabutunuzun altında yine Hemşerileriniz olacak.
Bun dan sonra bir projemiz yada faaliyetimiz olacaksa. Lütfen birbirimizi sevmek için olsun. Küslükler kalksın.
Selam Sevgi Muhabbetle
Hepinizi çok seviyorum
Murat Balkuş
Not: Olur bizimkilerde adettir. Yazının bütününe bakmaz. Cımbızla bir yerden laf çıkmasın
O bana maçuplanıyor dediğim Başkan. Yeni değil çok eskiden olmuştur.