KÜÇÜKLER`DEN ÇİFTE KUTLAMA
Türkiye, 30 Ağustos Zafer Bayramı?nı bu yıl Ramazan Bayramı ile birlikte kutlayacak. Her iki bayramın aynı güne denk gelmesi, kutlamaların oldukça renkli geçeceğinin sinyallerini verirken, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler de, ?çifte bayram? dolayısıyla yazılı bir kutlama mesajı yayınladı. Başkan Küçükler, ?Tarihte hep büyük zaferlerin yaşandığı Ağustos ayı, bu yıl Ramazan ayı ve bayramı sayesinde bir başka güzelliğe daha bürünmüş oldu.? dedi.
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, 30 Ağustos Zafer Bayramı ve yine bu günde kutlanmaya başlanacak olan Ramazan Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı.Küçükler, 1071?de Malazgirt?te, 1922?de ise, Dumlupınar?da elde edilen büyük zaferlerin hep Ağustos ayına denk geldiğinin altını çizerek, ?1071 yılının 26 Ağustos günü yapılan Malazgirt savaşı, Anadolu?nun kapılarını Türklere açmıştır. 1922 yılının 26 Ağustos günü başlayan Başkomutanlık Meydan Muharebesi ise, işgalci güçlerin Müslüman Anadolu topraklarından kovularak 30 Ağustos?taki büyük zaferle son bulmuştur.? diye konuştu.
Her yıl büyük bir coşku içerisinde kutlanan Zafer Bayramı?nın, bu yıl Ramazan Bayramı ile aynı günde kutlanacak olmasının büyük bir mutluluk vesilesi olduğunu kaydeden Başkan Küçükler, ?Milli ve dini iki bayramın aynı günde bütün yürekleri coşkuyla dolduracak olması, bizi millet yapan o güçlü değerleri adeta yan yana resmediyor. O değerler ki; sahip çıkılması, korunması ve baş tacı edilmesi halinde kuşkusuz bu millete daha nice bayramlar yaşatacak ve yüzünü sonsuza dek güldürecektir.? ifadelerini kullandı.
BAŞKAN KÜÇÜKLER: BAYRAMLAR BİRLİK-BERABERLİK VE RAHMETTİR?
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, kutlama mesajında şunları kaydetti: ?İnsanları bir araya getiren, mutlu olmalarını, kaynaşmalarını ve konuşur halde bulunmalarını sağlayan zaman dilimini tarif edecek olsak, kuşkusuz aklımıza ilk olarak bayramlar gelecektir. Çünkü bayramlar rahmettir, bayramlar berekettir, bayramlar birlik, beraberlik ve bütünleşmenin koşulsuz şartsız mümkün hale geldiği yegane zaman dilimleridir. İşte böylesine yüksek manalar taşıyan bir bayramı daha idrak ediyor olmanın huzuru ve mutluluğunu yaşıyoruz. Hepimiz biliyoruz ki, toplumların ayakta kalmasını sağlayan çeşitli dinamikler vardır ve bizim toplumumuzu ayakta tutan en önemli dinamiklerden birisi de, kuşkusuz milli ve manevi zenginliklerimiz, değerlerimiz, gelenek ve göreneklerimizdir. İşte bu zenginliğimizden ve değerlerimizden taviz vermeden geçireceğimiz her anın, aslında geleceğe doğru attığımız en önemli ve en sağlam adımları oluşturacağının mutlaka bilincinde olmalıyız. Bu bilinçten hareketle; geleceğimizi emanet edeceğimiz evlatlarımızın eğitimlerinin de bu istikamette olmasına özen göstermeli, onları milli ve manevi değerlerimizle teçhiz etmeliyiz.?