Türkiye siyasette aday adaylığı sürecinden adaylık sürecine girilmiş durumdur.
Nerede ise bütün siyasi partiler Büyükşehir, ilçe ve belde belediye başkanlarının isimlerini tek tek paylaşmaya başladı
Diyecek tek sözüm var.
O da Ülkemize, Milletimize ve aday olan isimlere bu sürecin hayırlar getirmesidir.
Öncelikle kimse beni yanlış anlamasın.
Şu biline ki ben hiçbir siyasi partinin üyesi, hiç bir adayın akrabası ve yakını falan değilim.
Aksini ispat eden varsa buyursun.
Sadece ve sadece hak rızası için doğru olan ne varsa onları yazmak benim dünya görüşümdür.
Ne Ali ile Nede Veli ile işim olmaz.
Ne Ali'ye, Nede Veli'ye yaranma derdim yoktur.
Sığındığım tek kapı Hakkın kapısıdır.
Allah'ımdan, Kitabımdan, Peygamberimden ve Sünnetüllahtan başka kimseyi tanımam.
Bir emanet canım var.
Bunun hesabını da Rabbimden başkasına vermeyecek kadar yürekliyimdir.
Birileri sağda solda martaval okuyorlar.
Erzurum ovası geniş sallamaya devam etsinler.
Ama bilsinler ki; Sabır taşımız çatlar, dilimizin kilidi açılır, kalemimiz yazmaya başlarsa onlar güneşten kaçacak gölge bulamazlar.
O yüzden herkes aklını başına alsın.
Biz davayı da dava adamını da üç beş uzun saçlı, jöleli ve menfaatçi artistlerden öğrenmedik.
Onlar lüks otellerin odalarında küvetleri sıcak su ile doldurup yattılar.
Ardından Merhum Erbakan Hocama Cihat ediyoruz diyerek aslında çoktan kendi sıcak sularını ısıttılar.
Onlar %3 bile almamış bir siyasi partinin il başkanlık koltuğunda oturan, 50 -60 yaşındaki ihtiyara bile kapımı vurmadan niye içeri girdin diye azarı basan sözde cihatçılardır.
Vallahi şimdi Hükümete ve Başbakana en ağır hakareti eden bu şahıslara Başbakan dese ki; Gel seni şu belediyeden meclis üyesi edeceğim.
Bunlar koşarak değil, uçarak gidecek zevatlardır.
Bunları yazmama sebep olanlar beni iyi bilirler.
Daha fazla konuşmakta yazmakta istemiyor.
Asıl bu günkü meselemize geçmek istiyorum.
Bu gün seçim süreci ile ilgili olarak Şehri Erzurum'a baktığımız zaman.
Bir tarafta Ak partiden Büyükşehir adayı Sayın Mehmet Sekmen,
Diğer tarafta ise Milliyetçi hareket Partisinden Prof. Dr. Kamil Aydın.
Seçimin bu iki kıymetli insan ve parti arasında geçeceği aşikardır.
Ak parti Büyük şehir adayı Sayın Sekmeni doğrusu fazla tanıyan birisi değilim.
Sekmenin Pazaryolu kılıçlı köyünden dünyaya geldiğini 1990 yılında Refah partisi Kartal ilçe başkanlığı yaptığını ve 1994 den başlayıp 2004 de son bulan toplam iki dönem Refah partisinin İstanbul Kartal Beledi doğrusu fazla tanıyan birisi değilim.
Sekmenin Pazaryolu kılıçlı köyünden dünyaya geldiğini 1990 yılında Refah partisi Kartal ilçe başkanlığı yaptığını ve 1994 den başlayıp 2004 de son bulan toplam iki dönem Refah partisinin İstanbul Kartal Belediye Başkanlığını yürüttüğümü biliyorum.
Bunun dışında doğrusu Sayın Sekmen hakkında fazla bir bilgi sahibi olmadığım için hakkında konuşmak yazmak doğru değildir.
Bilmediğim bir konu hakkında fikir beyanında bulunmam hayat felsefeme terstir.
Erzurum da şanslı isim ise yazımızın başında belirttiğimiz gibi Milliyetçi Hareket Partisinden Büyükşehir Belediyesine aday olan Prof. Dr. Kamil Aydındır.
Benim Yüreğimde Sayın Aydın'ın başka bir yeri vardır.
Sayın Aydın iyi bir Akademisyen,
Sayın Aydın üslubu ile bana göre çok farklı bir siyasetçidir.
Sayın Aydın bütün Erzurumluların iyi bir dostu, büyüklerin kardeşi küçüklerin iyi bir ağabeylisidir.
Yol arkadaşını yolda bırakmayacak, davasını satmayacak sağlam karaktere sahip kişiliği, her zaman her taraftan esen yeller karşısında sağa sola eğilmemiş davasında dik durmuş adam gibi adamdır.
Sayın Aydın ile yakinen görüşmüş insani ilişkiler kurmuş bir kardeşi olarak yukarıda da belirttiğim gibi onun siyasette kırmayan, dökmeyen üslubunu her zaman takdir etmişimdir.
Erzurum da bulunduğum 2012 yılı Eylül ayına kadar Doğu TV' de yaptığım birçok programda kendisini konuk ederek gerek seçim süreçlerinde, gerekse diğer zamanlarda ülke gündemini değerlendirmişizdir.
Kendileri her zaman memleket meselelerine kafa yormuşturlar.
Siyasi kimliği dışında akademisyen olarak şahıslarına her zaman Hocam diye hitap ederek, kişilikleri buna layık olduğu için baş üstünde taşımışımdır.
Sayın Aydın bildiğiniz üzere bir önceki dönemde de Milliyetçi Hareket Partisinden Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olmuştur.
İşte o dönem bir gazeteci olarak birçok seçim çalışmasını takip ettiğimde şu kanaate varmışımdır.
Erzurum da yaşlısı, genci toplumda Sayın Aydının sevildiğine ve kucaklandığına şahit olmuşumdur.
Kısacası Prof. Dr. Kamil Aydın benim için soyadı gibi Aydın bir kişiliğe sahiptir.
Sonuç olarak diyorum ki bu sürecin gerek Sayın Sekmen'e ve gerekse Sayın Aydın'a özelliklede şehri Erzurum' hayırlara vesile olsun.
Her iki adaya da başarılar diliyorum.
Ben bir ferdim ama biliyorum ki umumun kararı ferdin kararından üstündür.
Erzurumlu kimi seçerse baş üstünedir.
Ancak; Her iki adayda şunları iyi bilsin.
--Erzurum'un ulaşım sorunu var.
--Erzurum'un çarpık yapılaşma sorunu var.
--Erzurum'un yıllardan beridir halen hikmeti ilahi nedir çözemediğim bir türlü tamamlanamayan 1/5000'lik İmar planları yapılmadığından İmar sorunu var.
--Erzurum'un 2013 Türkiye'sinde halen daha bir türlü çözemediği temizlik problemi var.
--Erzurum'un hava kirliliği sorunu var.
--Erzurum'un işsizlik sorunu var.
--Erzurum'un yeşil alanlarının ve parklarının sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor.
--Erzurum'un Ak Parti Hükümetlerinin bu kadar maddi desteğine rağmen halen başarılamayan yâda iki gecekonduyu yıkarak başardık sanılan kentsel dönüşüm sorunu var.
--Erzurum'un hizmete ve iyi bir hizmetkâra ihtiyacı var.
Her iki adayında bu sorunları iyi tahlil etmeleri neye talip olduklarını iyi idrak etmeleri lazımdır.
Hükümetin bu kadar destek ve yerel yönetimler konusunda desteğine rağmen inanın Erzurum hak ettiği hizmeti alamadığı bir gerçektir.
Hükümet denizin altında raylı sistemi geçirdi.
Ama gelin görün ki benim memleketimde halen bir raylı sistem döşenemedi.
Bana göre bunun tek bir adı var.
Oda başarısızlıktır.
Sayın Başkanlar bilesiniz ki vallahi biz Erzurumlular olarak başka şehirlerde gördüğümüz hizmetler karşısında Canım çıksın Erzurum demekten usandık.